Obsesif Kompülsif Bozukluk nedeni tam olarak bilinmezken, ilk olarak nasıl başladığı genellikle aynıdır.  Her şey küçük bir düşünce ile başlıyor. Bu durumu bataklığa düşmüş bir insana benzetiyorum. Kişi sakin kalmayıp çırpınırsa bataklığa daha çok batacaktır. Kişiler düşüncenin içerisine işte böyle giriyor. Her şeyi başlatan o küçük düşünceyi ‘Ya yaparsam’, ‘Ya Düşünürsem’, ‘Ya istersem’ diyerek aslında düşünce bataklığına giriyor. Hatta kendilerini test etmeye çalışıyorlar. Halbuki gelen düşünceyi önemsemeyip yok sayabilseler durum bir takıntıya dönüşmeyecek. Sizler için en çok yaşanılan 10 Obsesif Kompülsif Bozukluk ele aldık.

1. Temizlik Takıntısı: Temiz olmak güzeldir fakat her şey gibi temiz olmak da normal seviyesinde güzeldir. Temizlik takıntısı özellikle pandemi döneminden sonra inanılmaz bir artış gösterdi. Bu kişilerin genel inancı her yerin kirli olması ve o kirliliğin kendilerini hasta etmesinden korkmasıdır. Bu hatalı düşüncelerimizi farkedip yerine sağlıklı düşünceler yerleştirmemiz gerekir.

• Takıntılı Aşk: Her birimizin romantik ilişkisi olmuştur. Fakat bazılarımız ayrılığı sağlıklı bitirebilirken bazılarımız bunu başaramayabilir. Üstelik bu durumu takıntı haline getirerek belki aylarca belki yıllarca takıntılı davranışlar sürdürebilir. Bu kişilere tavsiyem o kişiye sağlıklı bir veda yaratmaktır.

• Simetri Takıntısı: Simetri takıntısı genellikle eşyalara karşı geliştirilir. Fakat sadece eşyalarla kalmayıp hayatın her yerine sıçrayabilmektedir. Bu kişiler genellikle mükemmeliyetçi yapıya sahip olurlar. Bu durum hayatlarını zorlaştırır ve simetrik olmayan her ortamdan uzak durmaya çalışırlar. Bu yüzden kendi ortamlarından pek çıkmak istemezler.

• Bir Şeyleri Düzenli Yapma Takıntısı: Bu kişiler yaptıkları eylemleri belli bir sıra veya sayıya göre yaparlar. Örneğin kapıyı üç kere kilitlemek veya yemekleri belli bir sıraya göre yemek. Tekrarlamadan veya sayı saymadan birçok eylemi gerçekleştiremezler. Bu takıntılı durum çok ciddi zaman kaybı yaratmaktadır.

• Biriktirme Takıntısı: Genellikle istifçilik olarak bilinen bu durum kişilerin gerekli gereksiz her eşyayı saklama durumudur. Genellikle pet şişeler, ıslak mendil kartonlar gibi çöpe atılacak ve işe yaramayacak birçok eşyayı biriktirirler. Bu takıntı ileri boyutlara taşındığında çöp evler ortaya çıkabilmektedir.

• Dokunamama: Bu takıntı durumunda ki kişi davranışları yapmadan önce kendilerince önemsedikleri bir eşyaya dokunma gereksinimi duyarlar. Örneğin İşe gitmeden önce pelüş oyuncağına dokunmadan çıkarsa gününün kötü geçeceğine inanır ve pelüş oyuncağına dokunmadan evden çıkmaz.

• Yalan Söyleme: Bir diğer ismi Mitomani olan bu takıntı türü kişi de sürekli yalan söyleme ve bunu durduramama şeklinde gerçekleşir. Kişilerin aslında yalan söylemeye sebebi yok iken yalan söylemesi ve bunu durduramaması kişi de ilerleyen zamanlarda sosyal ilişkilerinde problemlere yol açmaktadır. İlişkilerde yaşanan sorun neticesinde kişilerin yalnızlaşması ve depresifleşmesi olağandır.

• Dinsel Takıntılar: Dinsel takıntılar Tanrıya, peygambere veya kutsal varlıklara küfür şeklinde gerçekleşebilir. Kişinin elinde olmadan gelen bu düşünceler. Kişi de ciddi kaygılar oluştururken aynı zamanda acı vericidir. Kişi dinden uzaklaştığını düşünmeye başladığı için yoğun bir suçluluk duyar.

• Cinsel Takıntı: Cinsel takıntılar, cinsel problemler değildir. Bu durum sıklıkla karıştırılmaktadır. Cinsel takıntılar tamamen düşünce ve kaygı bozukluğudur. Genellikle görülen takıntı türleri; Ensest düşünceler, eşcinsel olma düşüncesi ve sapık olma düşüncesidir.

1. Şüphe Takıntısı: Şüphe takıntısı olan kişiler genellikle ocağın altını kapattım mı? Kapıyı kilitledim mi? Ütünün fişini çektim mi?  Gibi küçük şüpheler ile başlar. Bu durum normal gibi görünse de ilerleyen zamanlarda kişilerin aklında tüm gün soru işareti kalmasına ve günlük rutin işlere odaklanamamasına sebebiyet verir. Devamında eve geri dönerek kontrol etmeye başlarlar.